Gazze’de soykırım yapan İsrail ile kendisine destek veren ABD ve Avrupa ülkelerinin bölgeyi ateş çemberine çevirmesine ramak kaldı. Küresel ticaretin önemli rotalarından biri olan Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı’nı tıkamayla burun buruna getiren İsrail saldırılarına verilen tepki, Kızıldeniz’de yük gemisinin batmasına neden oldu. 18 Şubat’ta Husilerin vurmasının ardından su almaya başlayan İngiltere’ye ait Rubymar adlı gemide korkulan oldu. Husiler tarafından 18 Şubat’ta hedef alınan İngiltere’ye ait dökme yük gemisi Rubymar, Kızıldeniz’de battı. Yemen Hükümeti, geminin yüksek miktarda amonyak ve yağ taşımasından kaynaklı büyük bir çevre felaketine yol açabileceğine ilişkin uyarıda bulunulmuştu.
Ancak İsrail’e destek veren ABD-İngiltere öncülüğündeki ülkeler, gemiye herhangi bir müdahalede bulunmadı. 41 bin ton amonyak (gübre) ve sıvı yağ taşıyan İngiltere’ye ait dökme yük gemisi Rubymar’ın Kızıldeniz’deki Yemen’e ait Haniş Adalarına yönelmesi üzerine Yemen Hükümeti; çevresel kaygıları öne çıkaran çağrısını 24 Şubat’ta yenilemişti. Kaderine terk edilen gemi önceki gün gece yarısı saat 02.15 sularında battı.
İsrail ve destekçilerini Kızıldeniz’deki gerginlik nedeniyle diken üstünde olduğunu gösteren Rubymar, Husi saldırısı sonrası batan ilk ticari gemi oldu. Yük gemisinin batışına benzer bir olayın,Süveyş Kanalı’nda benzer olayın yaşanma olasılığı, tüm dünyayı endişelendiriyor. İsrail’in Batı desteğiyle sürdürdüğü katliamların neden olduğu gemi krizleri küresel ticarete darbe vurabilir.
5 aydır Filistin’de soykırım yapan İsrail’e destek veren ülkeler, katliam ortaklığının bedelini ekonomik olarak ödemekten korkuyor. Kızıldeniz ve Süveyş Kanalı’ndan Akdeniz’e açılan deniz ticaret yolunun bulunduğu bölgeyi ateş çemberine çeviren İsrail’e görünürde ses çıkarmayan Batılı destekçileri, Kızıldeniz’de İngiliz yük gemisinin vurulması ve ardından da batışına benzer bir deniz yolu kazasının Süveyş Kanalı’nda meydana gelme ihtimali nedeniyle büyük tedirginlik içinde.
Yemen’deki Husiler, İsrail’in Gazze’deki saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz’den geçmeye çalışan ve İsrailli şirketlere bağlı olduğu belirlenen ticari gemilere el koyuyor, bazılarını da insansız hava araçları ve füzelerle hedef alıyor. Husiler; “Filistin halkına yönelik saldırılar durdurulup abluka kaldırılıncaya kadar İsrail gemilerine ve işgal altındaki Filistin limanlarına giden gemilere yönelik saldırıların devam edeceğini söylüyor.
The Ever Given isimli konteyner gemisinin Mart 2021’de kaza yaparak karaya oturması sonucu Süveyş Kanalı, 6 gün deniz trafiğine kapalı kaldı ve yüzlerce gemi geçemedi. Süveyş Kanalı’nın Mart 2021’de olduğu gibi meydana gelmesi muhtemel bir gemi kazası veya gerginlikten kaynaklanan bir çatışma nedeniyle kapanması halinde bundan en fazla zararı Avrupa ülkeleri ile İsrail görür. Batılı devletlerin Orta Doğu ve Uzak Doğu’dan aldığı malların büyük bölümü Süveyş Kanalı’ndan geçiyor.
Küresel ticaretin yaklaşık %12’sinine aracılık eden Süveyş Kanalı’ndan İsrail saldırısından önce günde ortalama 49 gemi geçiyordu. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) şubatta yayımladığı değerlendirmeye göre; birçok gemi artık kanaldan kaçınarak rotalarını Babu’l Mendeb Boğazı’ndan Ümit Burnu’na çeviriyor. Değerlendirmede, 2024 Ocak’ta Süveyş Kanalı’ndan geçen gemi sayısının yüzde 42 düştüğü belirtiliyor.
Kızıldeniz’de ticari gemilerin karşı karşıya kaldığı güvenlik sorunu şirketlerin sigorta alanında risklerinin artmasına da neden oluyor. Türkiye Sigorta Birliği değerlendirmesine göre; güvenlik endişelerinin artması öncelikle sigortalılar açısından daha yüksek prim anlamına geliyor. Nitekim Kızıldeniz’de deniz hatlarına yapılan saldırılar neticesinde, savaş riski primlerinin gemi değerinin yaklaşık yüzde 0,1’i seviyelerinden yüzde 0,7-1’e çıktı. 7 günlük teminat süresi 24 saate kadar düştü.